YENİDEN DOĞUŞ

tüm varlığım benim,karanlık bir ayettir
seni,kendinde tekrarlayarak
çiçeklenmenin ve yeşermenin sonsuz seherine
götürecek
ben bu ayette seni ah çektim,ah
ben bu ayette seni
ağaca ve suya ve ateşe aşıladım
yaşam belki
uzun bir caddedir,her gün filesiyle bir
kadının geçtiği
yaşam belki
bir urgandır,bir adamın daldan kendini astığı
yaşam belki okuldan dönen bir çocuktur
yaşam belki,iki sevişme arası rehavetinde
yakılan bir sigaradır
ya da birinin şaşkınca yoldan geçişi
şapkasını kaldırarak
başka bir yoldan geçene anlamsız
gülümsemeyle 'günaydın' diyen
yaşam belki de o tıkalı andır
(...)
ah...
budur benim payıma düşen
budur benim payıma düşen
benim payıma düşen
bir perde asılmasının benden aldığı
gökyüzüdür
benim payıma düşen,terk edilmiş
merdivenlerden inmektir
ve ulaşmaktır bir şeylere çürüyüşte ve
gurbette
benim payıma düşen anılar bahçesinde
hüzünlü bir gezintidir
ve 'ellerini seviyorum' diyen
sesin hüznünde ölmektir
(...)
ben hüzünlü küçük bir periyi biliyorum
okyanusta yaşayan
ve yüreğini tahta bir kavalda
usul usul çalan
küçük hüzünlü bir peri
geceleri bir öpücükle ölen
ve sabahları bir öpücükle yeniden doğacak
olan


VE YARALARIM AŞKTANDIR.FURUĞ FERRUHZAD

zaman: Pazar, Haziran 06, 2010

0 Comments to "YENİDEN DOĞUŞ"