Avuçlarımdan döküldü çakıl taşları...Kıskandığım şiirlerin en güzel kelimelerine
Geceden gelen öksürmeler gibi sesleri...Her duyuşumda bir
başkasının hikayesi,bir başkasının düşüşü
bir başkasının düşü
Şimdi ayaklarımın dibinde aynı taş yığını
Ben sevemem insanları.Birinde görebilirim hepsini.Kareli bir defterin tek
yaprağı gibi.
ama özensiz
ama hep aynı çizgi.
Değil mi ki onlar dört duvar arasında,köşelerinde biriken,hep aynı açıdan bakan
bakılan.
Kolayca şekil alabilen iğrenç mimikler,sesler,eller,gözler..
Kelimeler,cümleler,hisler,bakışlar..
doğal olmayan bir tek şey var o da insan.Doğaya aykırı olan,doğanın içinde sırıtan bir tek şey var o da insan.
bu kadarı fazla,fazla bu kadarı.
değiş-tokuş yapsam yapraklarla onları
Ve uyusam yapraklar arasında
Gelmez burnuma insan kokusu
Ve uyusam yapraklar arasında
doğanın verdiklerini geri almak için debelenmesine aldırmadan
Uyusam yapraklar arasında
Uzunca bir süre..

zaman: Çarşamba, Kasım 10, 2010

2 Comments to " "

wooahw bu iyiydi.

Paul Hılbert olacağım ben.